21 Kasım 2011 Pazartesi

40 gün 40 gece

Görmemişin kızı olmuş, 40 gün 40 gece doğum gününü kutlamış. Bayramın birinci gününe denk gelince aile ortamında kutlansa da gereken ilgiyi üzerimize çekememiş olmanın acısını çıkartmak lazım haliyle.

Nil tabi ki bayramda da yaptığı gibi prensesler gibi giydirildikten yaklaşık 15 dakika sonra (kesinlikle abartmıyorum) bezini taşırmak suretiyle baştan sona kıyafet değişikliğine uğradı. Daha parti başlamamıştı bile. Partinin ilerleyen saatlerinde yeniden olunca bu defa elbise de güme gitti ve diğer yedeklerimize geçmeye başladık. Anneye bu da yaşatıldı iki arada bir derede. 

O kadar şeker bir ortamdı ki: Bir dolu çocuk ortalıkta koşturuyor, oynuyor, köpüklerden balon üflüyor ve gülüyordu. Hepsi çok şekerdi. (Resimleri aktarınca ekleyeceğim onları da)

Minnoş o kadar yoruldu ki partide, normalde öğlen uykusuna yatmaya hiç gerek duymayan yavru partinin ortasında uyuyakaldı! Evde terlikle yürüsek uyanan çocuk, yanında patlayan 3 balona bile aldırış etmeden mışıl mışıl uyudu. Haliyle bu yaşta "aman efendim misafirlere ayıp olur, her biriyle ilgilenmem lazım" gibi bir derdi de olmadığı için önce yengesinin kucağına sonra da pusetine kıvrılıverdi hepimizi şaşırtarak.

Uyanınca da içimizde kalmasın diye Kelebek kanatlarını da takarak bir tur attırdık evin içinde yavruya. Resim gelince onu da eklerim ...

İlk pastamız:

İkinci pastamız:

Minnoşumuz:

 Nice yaşlarını görmeyi diliyorum, sağlıkla, mutlulukla, sevdiklerimizle hep beraber ....

13 Kasım 2011 Pazar

Bizim Yenge Senin Yenge

Nil babasıyla uyumaya giderken ben de kendisine seslendim:

- "İyi geceler, ben de "Bizim Yenge" yi seyredeyim o zaman"

İçeriden yanıt gecikmedi:
- Ben de seyredecem senin yengeyi?!

11 Kasım 2011 Cuma

Gloria'yı Disko da yaparım pasta da yerim

Geçen gün Gloria Jeans'e gittik.
Biz sipariş verirken bizimki de yere yakın buzdolabından kendine pasta seçti.




Pastasını yemeden önce de dans edesi geldi. Yılların soft müzik çalan Gloria'sı kızım için müzik tarzını değiştirdi, Hip Hop çaldı, Pop çaldı :)

Allahtan boştu Cafe, Nil'in gönlü oldu. En son ayrılırken bütün personelle vedalaştık, o derece ...

Haftasonu da ayakkabı almaya gittik, o mağazada da müziği beğenmedi ve değiştirtti. Sonra yeni ayakkabılarıyla dans ett ve "rahatmış" dedi, biz de gönül rahatlığıyla aldık :)

Koş koş

Nil yolda otobüsleri izliyor, onlara el sallıyor.

Önde giden bir otobüsü görmeye çalışıyor, babasına yetiş diyecek:
- Baba, koşalım!

Arabayla hızlı gitmenin de adı koşmakmış :)

Yumuşak mezgit

Her pazar gittiğimiz balıkçıya gittik.

Garsonla aramızda geçen muhabbet:
- Hamsi var mı? (Ben)
- Yok (Garson)
- Ben mezgit istiyorum (Nil, hepimiz bakakaldık)
- Ben Palamut alayım o zaman (Ben)
- Ben mezgit istiyorum (Nil, garantilemek istiyor)

Kalamar da geldi. Bizimki istiyor ama Kalamarın adını bilmiyor.
- Yumuşak mezgit istiyorum (Kalamar; çıtır mezgit, mezgitin ta kendisi)

Yemek bitti, Fatih'le konuşuyoruz, peynir tatlısı mı yiyelim, helva mı. O arada garson geldi, masayı topluyor. Bizimki babasına sesleniyor:
- Söyle ona (garsonu gösteriyor) helva getirsin!

Vay küçük tiki seni.

Bir başka günden Hamsili bir kare:

Doğum günü partisi

Nil'e doğum günü partisi planlıyoruz. Mekandı gelecek kişilerdi falan konuşuyoruz.

"Kimler gelsin kızım" dedim?

-Teyzoş, anneanne, babaanne .....
- Yenge gelsin mi?
- Yok
- Ama sana kocaman dönmedolap aldı, beğendin, oynuyorsun?
- Gelsin gelsin (satın alınırım, fiyatım da budur diyor)
- Levent gelsin mi?
- Yok yok yok
- Sana büyük oyuncak alacakmış?
- Gelmesin gelmesin.

Rüşvet de bir yere kadar tabi :)

Islak prenses

Bayramın birinci günü aynı zamanda Nil'in de 2. doğum günüydü. Giydirdik elbiselerini, tüllü tüllü, prenses oldu yavru.

Hemen çıktık, son anda giydirip, Fatih'e Nene'ye geçtik. Vardığımızda bez taşmış, kıyafet ıslanmıştı bile :)

20 dakika ya, 20 dakika!

Alooo

Az önce evi aradım ve ilk defa Nil'i telefona istedim. Telefonu eline aldı ve "Efendim?" dedi.

Bayılırım sana!